1956 yılında basitleştirilmiş programlarının uygulamaya alınmasıyla
yaygınlığı daha da artan Tai Chi Chuan, hastanelerde ve sanatoryumlarda
verilen tedavilerin de önemli bir parçası olmuş ve yüksek tansiyon,
nevrasteni (sinir argınlığı) ve tüberküloz gibi kronik hastalıkların
tedavisinde etkinliğini kanıtlamıştır. k
Tai Chi Chuan'in insan sağlığına yararlı etkileri, onun şu temel özellikleri ile yakından ilgilidir:
• Egzersizler, zihnin dikkat dağıtıcı şeylerden uzak olduğu yüksek bir konsantrasyon düzeyi gerektirmektedir.
• Hareketler, tıpkı akan bir su gibi, yavaş ve kesintisizdir.
• Solunum doğaldır, karından olur ve vücut hareketleri ile ritmik bir uyum içerisinde gerçekleştirilir...
Spor hekimliği bakış açısından bu özellikler, hastalıkların önlenmesi ve tedavi edilmesine katkıda bulunan önemli etmenlerdir.
Gerektirdiği yüksek konsantrasyon düzeyi ile Tai Chi Chuan egzersizleri aynı zamanda merkezi sinir sisteminin çalışmasına da yararlıdır. Bu egzersizler, beden ve zihni aynı anda çalıştırarak serebral korteksi uyarır ve böylece belli bölgelerde uyarıma, diğerlerinde ise koruyucu bir kalkan oluşmasına yol açar. Bu, serebrumun dinlenmesini sağlar ve serebral korteksi, rahatsızlıklar dolayısıyla oluşan patalojik uyarımlardan kurtararak belirli sinir ve akıl hastalıklarının tedavisine yardım eder.
Yakın zamanda tamamlanan ve Tai Chi Chuan çalışanları da içeren deneme ve sınavların sonuçları, tıp ve spor alanındakileri özellikle ilgilendirecektir. Bu projede, 50 ile 89 yaşları arasındaki sağlıklı denekler iki gruba bölünerek, bu gruplara çeşitli testler verilmiştir. Grup A, düzenli olarak Tai Chi Chuan çalışan otuz iki kişiden; Grup B, (Kontrol Grubu) ise Tai Chi Chuan çalışmayan elli altı kişiden oluşturulmuştur. Genel olarak; A Grubu'ndakilerin, daha verimli çalışan kardiovasküler, solunum, kemik ve metabolik sistemleri ile belirgin olan daha güçlü fiziğe sahip oldukları bulunmuştur.
Kardiovasküler verimliliği ölçmek için; iki grup kırk santimetre yüksekliğindeki bir banka, bir dakika içinde on beş kez inip çıkma şeklinde bir fonksiyonel teste tabi tutulmuştur. A Grubu'ndakilerden biri hariç hepsi, bu işlemi kan basıncı ve kalp atışlarında normal seviyelerde tepkilerle gerçekleştirebilmiştir. Ancak Kontrol Grubu'nda, (Grup B) bu zorlanmayı kaldırabilme oranı azalmış ve anormal tepkiler, (adım tepkisi ve distonya) deneklerin yaşıyla birlikte artmıştır. Fark, elektrokardiyogramlarda da açıktır. PR aralığının uzaması, karmaşık QRS ve QT süreleri, RV5 genliğinin azalması, ST'nin baskılanması ve T'nin ters dönmesi gibi anormal şablonlar, A Grubu'ndaki deneklerin % 28.2'sinde, B Grubu'ndakilerin % 41. 3'ünde bulunmuştur. Bu bulgular, düzenli olarak Tai Chi Chuan çalışmanın koroner arterlere sağlanan kanda artışa, daha güçlü kalp kasılmalarına ve gelişmiş kan hareketi süreçlerine sebep olduğuna işaret etmektedir. Buna ek olarak; Tai Chi Chuan, merkezi sinir sisteminin düzenleyici etkisini geliştirebilir, insan vücudundaki çeşitli organların koordinasyonunu arttırabilir, vagus sinirlerinin gerilimini yükseltebilir, çeşitli organların dokularına yeterli düzeyde kan ve oksijen gitmesini sağlayabilir ve madde metabolizmasını kolaylaştırabilir ki bunların hepsi hipertansiyon ve damar sertliği riskinin azalmasına katkıda bulunur. Damar sertliği vakaları Grup A'da % 39. 5, Grup B'de %46.4 oranında görülürken; ortalama kan basıncı, Grup A için 134.1/80.8 mmHg ve Grup B için 154.5/82.7 mmHg olarak bulunmuştur.
Düzenli olarak Tai Chi Chuan çalışmak akciğer dokularının esnekliğini sağlar, kaburga kıkırdaklarının kemikleşmesini engeller, göğsün soluk kapasitesini ve akciğerlerin hava alma kapasitesini arttırır ve oksijen-karbondioksit değişimini çoğaltır. Deneyler, Grup A'nın hem göğsün solunum farklılığında, hem de yaşamsal kapasitede (alınabilecek en fazla hava) üstün olduğunu göstermiştir. Daha büyük yaşamsal kapasite, daha güçlü diyafram ve göğüs duvarı kaslarının, daha esnek akciğer dokusunun ve kaburga kıkırdaklarının daha az kemikleşmesinin bir sonucudur. Solunumları kaburga kıkırdaklarının kemikleşmesiyle kısıtlanmış olanlarda, Tai Chi Chuan egzersizlerindeki karın solunumu akciğerlerin hava almasına yardımcı olacak ve karın basıncının düzenli değişimiyle, kan akışını ve akciğerdeki gaz değişimini hızlandıracaktır. Bu, Grup A'dakilerin fonksiyon testini yaparken Grup B'dekilerden (Kontrol Grubu) daha kolay nefes almasını ve normale daha hızlı dönmesini de açıklamaktadır.
Tai Chi Chuan egzersizleri, aynı zamanda, kemikleri, eklemleri ve kasları da güçlendirebilir. Örnek olarak omurgayı ele alalım. Birçok Tai Chi hareketi beli dayanak aldığı ve büyük ölçüde lumbar hareketi içerdiği için; sistematik egzersizler, bel omurlarının ve aslında bütün omurganın şekil ve yapısına yararlı olabilir. Araştırmacılar, Grup B'dekilerinin %47.2'si omurga deformasyonundan muzdaripken, A Grubu'ndakilerin sadece %25.8'inin bu durumda olduğuna dikkat çekmektedirler. Bunun ötesinde A Grubu üyelerinin daha azı, sık rastlanan yaşlanmaya bağlı kamburlaşmadan muzdariptir. Bu gruptakilerin %77.4'ü ayak parmaklarına dokunabilirken, B Grubu'ndakilerin sadece % 16.6'sı bunu yapabilmiştir. Bu da A Grubu'ndakilerin daha esnek bir omurgaya sahip olduğunu göstermektedir. Röntgen taramaları, yaşlılığa bağlı kemik erimesinin A Grubu'nda %36.6, B Grubu'nda ise % 63.8 oranında görüldüğünü ortaya koymuştur. Çoğunlukla eklemlerde bozulmaya ve esneklik kaybına yol açan yaşlılığa bağlı kemik erimesi, ana olarak osteoblastların yeterince matriks üretememelerine yol açan hareketsizliklerinden kaynaklanan yıkıcı bir hastalıktır. Aynı zamanda damar sertliği nedeniyle kemiklere az kan gitmesi ya da mide suyunda hidroklorik asit eksikliği, dolayısıyla besinlerdeki kalsiyum ve potasyumun düşük emiliminden de kaynaklanabilir. Tai Chi Chuan'in, bu tür sorunları azaltabilme düzeyine bakarak, yaşlanmanın geciktirilmesindeki etkisi de dikkate değerdir.
Tai Chi Chuan'in, insan vücudundaki madde metabolizmasına etkilerine dair sınırlı bilgi ortaya çıkarılabilmiştir. Ancak; iki gruptaki yaşlılarda, iskelet değişikliklerindeki ve damar sertliği vakalarındaki farklılığa bakarak yağlar, proteinler ve kalsiyum-potasyum tuz metabolizmaları göz önüne alındığında, egzersizlerin yararları önemli görünmektedir. Son yıllarda, diğer ülkelerdeki araştırmacılar fiziksel egzersizlerin yaşlanmayı geciktirmedeki etkilerini incelediler. Düzenli olarak Tai Chi egzersizi yapanlarda, kolesterol seviyelerinin önemli ölçüde düştüğü görüldü. Damar sertliği rahatsızlığı olan yaşlılarla yapılan deneylerde görüldü ki beş ya da altı aylık çalışmanın sonucunda kandaki albümin seviyesinde artış, globülin seviyesinde ve kolesterolde düşüş gerçekleşti ve damar sertliği belirtileri büyük ölçüde azaldı.
Bu bulgular, her ne kadar sadece ön bilgiler ve yüzeysel olsalar da düzenli Tai Chi Chuan çalışmanın insanların fiziksel sağlığına yararlı olabileceğini göstermektedir. (XV)
Yukarıda size sunduğum "Tıbbi Değerlendirme" de gördüğünüz gibi, Tai Chi Chuan'in sağlık yönü ile ilgili araştırmalar tıp çevrelerinde yapıla gelmekte ve bilimsel sonuçları da içermektedir...
Esasen; Tai Chi Chuan'in sağlık sistemi olarak iyileştirici sonuçlarının kökeni, Dao Üstatlarımın ölümsüzlüğü arama çabalarında yatmaktadır. "Dao Üstatlarımın rüyası genç kalmak ve sonsuza kadar yaşamaktı."(U) Bu açıdan, Tai Chi Chuan'in aynı zamanda bir simya![1]) çalışması olduğunu da söyleyebilirim. İnsanın, tanrısallığı barındırdığı düşüncesinden yola çıkarsak, bu öğretileri ortaya koyan kişilerin, bedenin saf ve güçlü tutulmasına neden inandıklarını anlamakta kolay olur. "Çünkü onlara göre tanrılar sağlıksız bir bedeni terk ederler, orada barınamazlardı..."(XVIII) bu arayışlar o kadar ileri düzeylere gitmiş ki ilk Çin İmparatoru, Çin Şiuangdi ([2]l ölümsüz bir bedeni yakalamak adına kendisine verilen altın ve cıvadan zehirlenerek genç yaşta ölmüş!... Bu durum kendi içinde bir çelişki içerse de Vudan Dağı'nda yüz yaşın üstünde ya da daha yaşlı Dao Üstatlarımın yaşadığı söylenir, i[3]) Ölümsüzlükle ilgilenen Dao ekollerinin hala devam ettiği çeşitli kaynaklarda geçmektedir. Bu ölümsüzlüğü ruhun ölümsüzlüğü olarak algılayıp, bedeni ruhun deneyimini zenginleştireceği bir araç olarak görerek, onu mümkün olduğunca uzun ve sağlıklı yaşatmayı amaçlayan ekoller olduğu gibi, bedeni ölümsüz kılmak üzere simya çalışmalarına devam eden ekoller de vardır. ([4]) Ölümsüzlük güdüsünün Dao Öğretisi'nde önemli bir çıkış noktası olduğunu söylemekle birlikte ölmenin de olmazsa olmaz bir tekamül gereği olduğuna inanıyorum... "Ölmeyi Bilmek" başlığını da kitabın devamında bu konuyu daha da açmak adına yazdım... (Bkz: "Ölmeyi Bilmek")
Eski Çin'de hekim, bir aileye bağlanır ve bu aile bireyleri sağlıklı kaldıkça ücretini alırmış!(XIX) Çok anlamlı değil mi?
Çin tıbbı, insan sağlığına "Yin-Yang İlkesi" ile yaklaşmakta ve "holistik" (bütüncül) bir anlayışla bakmaktadır. Örneğin: Yin bir ağrı için için devam eder, hareket edince ve sıcakta sakinleşir, soğukla birlikte artar. Buna karşılık; Yang bir ağrı şiddetlidir, akuttur, hareketle daha da artar, soğukla sakinleşir... Yin bir hastalık belirtisi " Yang'ın sağlanmasıyla" hafifletilir, bunun tersi de geçerlidir... Üşüttüğümüz zaman ateşimiz çıkar örneğin!
Yin ve Yang, birbirinden ayrılması imkansız bu karşıtlık, doğada görülen ve karşılıklı etkileşen "Beş Element" halinde zaman ve mekanda belirir: Ağaç, Ateş, Toprak, Metal ve Su.l[5]* Bu öğelerin her biri; bir mevsime, bir renge, bir yöne, bir duyguya, bir organa veya bir enerjiye tekabül eder... Bu nedenle onları gerektiğinde uyarmak veya gerektiğinde yatıştırmak gerekir.
Bu beş öğe, enerjinin özel kutuplaşmalarını temsil eder. Yaratma ve tahrip süreçleri, kendi içinde aşağıdaki gibi mantıksal bir biçimde düzenlenebilir...
Yaratma sürecinin simgelerle dolu yorumlanması şu sonuca varır: Ağaç, İlkbahar'da yanarak Ateş üretir. Ateş, Yaz Mevsimi'nde külleriyle Toprak'ı üretir. Toprak, Yaz sonunda maden filizlerini yaratarak Metal'i üretir. Metal, Sonbahar'da eriyerek Su'yu üretir. Su, Kışın ağaçların büyümesini sağlayarak Ağaç'ı üretir.
Tahrip döngüsü de aynı şekilde simgelere dayanır: Su, Ateş'i söndürür. Ateş, Metal'i tahrip eder. Metal, Ağaç'ı tahrip eder. Ağaç, Toprak'ı örter. Toprak, Su'yu emer. (3°) Bu simgeleme, günümüz fizyoloji kavramları ile de pekala desteklenebilir: Hasta bir karaciğer, dalağı tehlikeye sokar. Dalak, böbreği; böbrek, kalbi; kalp, akciğerleri tehlikeye sokar. Dönüşte de hasta akciğerler, karaciğeri tehdit eder... Bu, Çin tıbbına göre içi dolu organların yıkım döngüsüdür... Yaratma döngüsünde ise karaciğer, kalbin; kalp, dalağın; dalak, akciğerlerin; akciğerler, böbreklerin; böbrekler ise dönüşte karaciğerin çalışmasını destekler... (XX)
Çin felsefesine göre her varlıkta bulunduğuna inanılan yaşamsal enerjinin (Çi'nin) kendisini, birbirini tamamlayan Yin ve Yang adlı iki karşıt ilke ya da kuvvetin karşılıklı etkileşimi ile ortaya koyduğunu yukarıda belirtmiştim. İnsan vücudunda bu yaşamsal enerji iç ve dış organlardan geçen, birbiriyle bağlantılı kanallar (meridyenler) boyunca dolaşır. Kanallardaki ya da bağlı organlardaki bozukluklar sonucunda yaşamsal enerjide (Çi'de) dengesizlikler ortaya çıkar. Bozulan [6] denge; belirli noktalara akupunktur[7]), moksa tedavisi[8]) ya da akupresyon[9]) uygulanarak yeniden sağlanabilir ve böylece hasta, sağlığına kavuşturulabilir. (XXI)
Aşağıda size bazı akupresyon uygulamaları gösteriyorum. Bu uygulamaların, buzdağının görünen kısmının ufacık bir parçası olduğunu bilmenizi isterim...
ÇİN BİLGELİĞİ TAİ CHİ CHUAN
AKUPRESÜR UYGULAMALARI![10])
1 Ellerinizle saçlarınızı bir iki kez aşağıdan yukarıya doğru parmak kuvvetinizle tarayınız.
2 Avuç içlerindeki laogong noktalarına bastırmak:
3 Kulakları sıkıp bırakmak:
İki kulağınızı aynı anda parmaklarınızla sıkıp bırakın ve bunu kendinizi iyi hissedinceye kadar tekrarlayın.
4 Ayağın tarak kemiğini el ile sıkıp bırakmak: Her iki ayağınızın tarak kemiğini ellerinizle acıtıncaya kadar sıkın ve bırakın.
5 Ayağınızı diğer ayağınızla ovmak: Bir ayağınızı diğer ayağınızın üzerine getirerek tarak kemiğinizi ayak tabanınızla ovalayın.
Baş Ağrısında
1 Elinizdeki Hegu (aküpresür) noktasına diğer elinizin başparmağı ile bastırmak:
Elin üzerinde işaret parmağı kemiği ile başparmak kemiğinin birleştiği yerdeki kas kabartısının en üst noktasına diğer elinizin başparmağı ile 510 saniye bastırın. Bu uygulamayı baş ağrınız geçinceye kadar tekrarlayabilirsiniz.
2 Baihui noktasına bastırma (Eğer yüksek tansiyon probleminiz varsa bu uygulamayı yapmayınız):
Kafatasının tam ortasındaki en yüksek noktaya elinizin başparmağı ile bastırın. Baş ağrınız geçinceye kadar bunu uygulamaya devam edebilirsiniz.
3 Başparmağa holografik bir bakış:
Çin tıbbında holografik bir yaklaşım vardır. Bu nedenle ve parçanın bütünü etkilediği düşüncesiyle, başparmağınızdaki aküpresür noktalarına yapılacak uygulamalar, vücudun ilgili kısmını etkiler. Bu bilgi ışığında başparmağınızın iç tarafım bir insan yüzü gibi düşünün ve parmağınızdaki başın ön tarafına denk gelen kısma diğer elinizin tırnağı ile baskı uygulayın. Bunu, sanki başınızın üst ön tarafına uyguluyormuş gibi yapın ve baş ağrınız geçinceye kadar uygulamaya devam edin.
[1] Simya; Basit anlamda kurşunu altına dönüştüren gizemli bir kimya diye bilinse de anlamları çok daha derindir. Batı'da "Alchemy" olarak da bilinen simya, doğada ham ve temiz bir maddeyi veya nesneyi daha yüksek bir düzeye yüceltmektir. (XVII) İnsan bedenini evrimleştirme ve ruhsal aydınlanmaya ulaşma yolu olarak da tanımlanabilir. Bu amaçlarla tarih boyunca "Ölümsüzlük İksiri" gibi arayışlar içinde olunduğu da söylenir...
[2] Pinyin'de "Qin Shi Huangdi", Wade Giles'da "Ch'in Shih Huang-Ti" diye yazılır. "Çin'in İlk Yüce imparatoru" anlamına gelir. M. Ö. 259-210 yılları arasında yaşamıştır.
[3] Bu söylentilere inanmayabilirsiniz. Ancak bu rakamların, ulaşılamayacak rakamlar olmadığını hem medyaya yansıyan "Dünyanın En Yaşlı Kişileri" haberlerinden esinlenerek hem de arşivimde bulunan, yüz yaşından da yaşlı bir Tai Chi Üstadı'nın kılıçla yaptığı gösteriye dayanarak söylemek isterim... Günümüzde Tıp Bilimi de insanoğlunun 120 yıl kadar yaşayacak biyolojik yeterliliğe sahip olduğunu kabul etmektedir.
[4] (XVII), (XVIII)
[5] Literatürde; Ağaç yerine Odun, Metal yerine Maden de denilmekte ve "Beş Evre" olarak ta tanımlanmaktadır.
[6] Enerjinin elementlere göre döngüsü şu şekilde de verilmektedir: "Pozitif-Üretken Döngü" de Ağaç, Ateş'i yaratır. Ateş, küle dönüşerek Toprak'ı yaratır. Toprak'tan mineraller şeklinde Metal çıkar. Metal, eriyince Su'yu oluşturur. Su da Ağaç'ı besler... Bir element, bir öncekinin etkisini azalttığında ise "Zayıflatıcı Döngü" oluşur. Bu değişim agresif değildir. Birbirlerinin doğuşunu engellediği için zayıflatıcı bir etkiye aittir: Su, Ağaç'ı besler. 0 zaman Ağaç, Su'yun etkisini zayıflatır. Toprak'tan Metal oluşur. 0 zaman Metal, Toprak'ı zayıflatır. Ateş, Toprak'ı oluşturur ama Toprak, Ateş'i zayıflatır. Ağaç yanarak Ateş'i besler. 0 zaman Ateş, Ağaç'ı zayıflatır. "Yıkıcı Döngü" de ise bir element, bir sonrakinin gelişimine engel olur: Su, Ateş'i söndürür. Ateş, Metal'i eritir. Metal, Ağaç'ı keser. Ağaç, kökleriyle Top- rak'ı ele geçirir. Toprak da Su'yu tutar. Bu döngüyü enerjileri zayıflatmak için kullanmak pek önerilmez. Bunun harmoni bozukluğu getirdiği söylenir. ıxxıiı (33) Akupresyon: Literatürde "Akupresür" de denilmektedir. Türkçeye "iğne işlevi gören parmak" ya da parmakla bastırmak" olarak çevrilebilir. Geleneksel Çin tıbbında uygulanan parmak basıncı ile tedavi yöntemidir. Bu yöntem, vücudun üst tabakasındaki bir veya birkaç noktaya parmak ile bastırarak, vurarak veya masaj yaparak şikâyetleri döndürmeyi, sancıları yok etmeyi ve kronik hastalıkların tedavisini olumlu etkilemeyi içerir. Özel bir eğitim ve maharet istemeden sağlığa dolaylı bir şekilde faydalı olan bir tekniktir. Japonlar, bu tedavi yöntemine "Şiatsu" (Japonca'dan Türkçeye "parmak basmak" ya da "parmak masajı" olarak çevrilebilir) demektedirler. (XXI), (XXIII), (XXIV)
[7] Akupunktur: Kelime anlamı" iğne batırmak" demek olan Çin menşeili bir tür enerji tıbbidir. Amacı: belirli bir organ ya da sistemde, Çi akışının bozulması sonucu oluşan dengesizliği yeniden kurmaktır. Tedavi girişimi, Çi'nin dolaştığı belli kanallar üzerindeki belirli noktaların iğneyle uyarılmasına dayanır. Çin geleneğinde akupunktur çok eski bir uygulamadır. M. Ö. 3. Binyılda yaşamış efsanevi Sarı İmparator'a (Huang di) ait olduğuna inanılan "İç Hastalıklar Klasiği"nde (Ne-Jing) akupunktur sistemli bir hale getirilmiştir. Günümüzde bu yapıtın M. Ö 200'lerden kaldığı düşünülmektedir ama Çin'de akupunkturun bundan çok önce de tedavi amacıyla kullanıldığı kesindir... (XX),(XXI)
[8] Moksa tedavisi: Yine Geleneksel Çin tıbbında uygulanan, akupunktur noktalarında kurutulmuş küçük yaprak demetleri yakma işlemi... Akupunktur ve akupresyon tedavisinde olduğu gibi; meridyen denilen enerji kanallarının üzerindeki akupunktur noktalarının uyarılmasıyla, yaşamsal gücün(Çi'nin) dengelenmesi mantığına dayanır... (XXI)
[10] Bu uygulamaların Batı tıbbından önemli bir farkı da "İnsanın kendi kendini iyileştirme potansiyeline sahip olduğu" inancıdır. Batı'daki yaygın inanç, bildiğiniz gibi, iyileşmek için illa doktora gitmeniz gerektiğidir... Yine de şu uyarıyı yapmadan geçmek istemem: bu uygulamalar size iyi gelebilir ancak rahatsızlıklarınız sürekli devam ediyorsa ve akut bir haldeyse bir doktora gözükmeyi ihmal etmeyin! Çünkü tıbbi müdahale gereken bir durumu da kendinizi geçici olarak iyileştirip, geciktiriyor da olabilirsiniz.