ASLINDA birçok hastalığın altında yatan esas neden bu toksinlerdir.
Vücudumuzda biriken bu toksinler yüzünden kan yoğunlaşır ve damarlarda eskisi kadar akışkan dolaşamaz, oksijen ve besin maddeleri hücrelere gittikçe daha az ulaşmaya başlar ve bir süre sonra hücreler ve organlar görevlerini yerine getirmekte zorlanmaya başlar, bir süre sonra ise hiç yerine getiremez. Bu durum böbrek yetmezliğine, cilt bozukluklarına, mide bulantılarına, gastrite, vücutta şişkinliğe, ödeme, damar tıkanıklığına, varise, şişmanlığa neden olur.
PEKİ BU TOKSİNLER VÜCUDUMUZA NASIL GİRERLER?
• Yiyecekler yoluyla: Yağ, protein, tuz içeren yiyeceklerin fazla tüketilmesi sonucu.
• Cilt yoluyla: Sağlığa uygun olmayan kremler, makyaj malzemeleri, saç boyaları, vücut kremleriyle vb.
• Solunum yoluyla: Kirli hava, havasız ortamlar, radyasyon, sigara dumanı, egzoz dumanı vb.
PEKİ BU TOKSİNLERİ VÜCUTTAN NASIL ATABİLİRİZ?
Toksinleri vücuttan atma görevini üstlenmiş beş organımız vardır. Bunlar:
• Karaciğer
• Bağırsaklar
• Akciğerler
• Cilt
• Böbrekler
Kısaca toksinler vücudun tıkanmasına, kirlenmesine neden olur,
Bu organların boşaltılması, temizlenmesi sayesinde vücut toksinlerden arındırılır, kan dolaşımı hızlanır.
İşte bu organların toksinlerin atılımını sağlaması için belirli bir süre detoks yapılır.
ÖDEM NEDİR? VÜCUTTAN NASIL ATILIR?
Özellikle kadınların en büyük problemlerinden biri olan ödem, hem fiziksel hem de ruhsal olarak kadınların kendilerini kötü hissetmelerine neden olur. Genellikle bacaklarda ağrı, şiş bir yüz, vücut ağırlığında artış, ayakkabı, çizme giymekte sıkıntı yaratan şişlik, el, parmak ve el bileklerinde rahatsız edici şişlik olarak kendini gösterir.
PEKİ BU AĞRI VE ŞİŞLİKLERİN NEDENİ OLAN ÖDEM NEDİR?
Ödem, sahip olduğumuz milyonlarca hücrenin içindeki sıvıların hücrelerimizden dışarı çıkıp cilt altında birikmesidir.
Vücut ağırlığımızın yaklaşık olarak %60-70'ini su oluşturmaktadır. Yaş ilerledikçe vücuttaki su miktarı azalmaya başlar, bu nedenle özellikle 30-35 yaşlarından itibaren günde minimum 1,5-2 litre su içilmesine özen gösterilmelidir. Ayrıca yine bu yaşlardan itibaren kas ve kemik yoğunluğu azalmaya başladığından ve gittikçe daha az hareket edilmeye başlandığından vücuttaki kas kütlesi giderek azalır ve yerine daha fazla yağ kütlesine bırakır.
ÖDEMİN SEBEPLERİ
Kadınlarda regl dönemi öncesi, yanlış beslenme, aşırı kilo, hareketsizlik, uzun süre oturarak çalışma, uzun süre ayakta durmayı gerektirecek işler, aşırı stres gibi durumlar ödeme sebep olabilir.
Eğer ödemin oluşma sebebi herhangi bir hormonal rahatsızlık ise doktora başvurulması gerekmektedir, Aksine hormonal bir rahatsızlık yoksa, kısa sürede beslenme ve yaşam şekli, aktivite durumu değiştirilmelidir.
BUNUN İÇİN NELER YAPMALI?
• Eğer kilonuz olması gerekenden fazlaysa dengeli beslenmeye geçerek fazla kilolarınızdan kurtulun.
• Günde mutlaka 1 saat hafif bir egzersiz yapın; en güzeli tempolu yürüyüştür.
• Uzun süre ayakta durmayın. Bir iki dakika bile olsa mutlaka oturun. Uzun süre oturarak çalışmıyorsanız 15-20 dakikada bir ayağa kalkıp yürüyün.
• Yaz aylarında çok fazla sıcakta kalmayın.
• Günde 2-2,5 litre su içmeye gayret gösterin.
• Tuz tüketiminizi en aza indirin.
• Asitli içeceklerden uzak durun.
• Karbonhidrat alimim minimuma indirin.
• Sağlıklı karbonhidratlar tüketmeye çalışın, özellikle beyaz unlu gıdalardan uzak durun.
• Fastfood'tan uzak durun.
• Adet dönemine yakın yaklaşık olarak 3-4 gün önce değişen hormonlardan dolayı vücutta ödem görülebilir. Bu da kilo alımı olmadığı halde vücut ağırlığını 2-3 kg artırabilir. Bunun sebebi, vücutta su toplanmış olmasıdır. Bu dönemde su içimi arttırılmalı ve daha dengeli beslenilmelidir.
Ödem olduğunu nasıl anlarız?
Vücudunuzda ödem olduğunu düşündüğünüz bir bölgeye parmağınızla 2-3 saniye bastırın. Eğer çektiğinizde parmağınızın izi bastırdığınız bölgede bir süre kalıyorsa vücudunuzda ödem var demektir.
ÖDEMİ AĞRILARI AZALTACAK BİRKAÇ BASİT HAREKET:
Gün içinde ara ara yan yatıp dinlenin. Bu, dolaşım sistemini rahatlatacaktır.
Bacakları yukarı kaldırmak: Eğer bacaklarınızda ödem varsa rahat bir yere oturup bacaklarınızı kalp hizasından daha yükseğe kaldırın (bunun için bir veya iki yastığı bacaklarınızın altına koyabilirsiniz) ve bir süre dinlendirin.
Eller ve kollardaki ödem için: Ellerinizi birbirinin üzerine koyup kalp hizasının üstünde 10-15 dakika tutun. Bu şekilde şişliği azaltabilirsiniz.
DETOKS TAM OLARAK NE YAPAR?
• Sindirim sistemi dinlendirilir.
• Toksinler atılır.
• Hücreler onarılır
• Bağışıklık sistemi güçlendirilir.
• Organlar dinlendirilir.
• Enerji depolanır,
• Vücuttaki ödem atılır.
• Cilt daha sağlıklı bir görünüme kavuşur.
DETOKSU İÇİMLER YAPABİLİR?
• Kilo vermek isteyenler
• Aşırı stresli işlerde çalışanlar
• Kabızlık problemi yaşayanlar
• Vücuttaki ödemi atmak isteyenler
• Kan değerleri normal seviyede olanlar
• Vücudundaki vitamin değerleri normal düzeyde olanlar
• Sigara ve alkol alışkanlığı olanlar
• Sabah uyanmakta zorluk çekenler
• Kendisini yorgun ve güçsüz hissedenler
• Vücudunu şiş hissedenler
• Yeterli su içmeyenler
• Gaz problemi yaşayanlar
DETOKSU KİMLER YAPAMAZ?
• Hamileler
• Sadece emzirenler (ek gıda vermeyenler)
• Kan şekeri çok inişli çıkışlı olanlar
• Yaşı çok ilerlemiş olanlar
• Yüksek tansiyon hastaları
• Kontrolü düzenli yapılmayan şeker hastaları
• 18 yaşından küçükler, 80 yaşından büyükler doktor kontrolünden geçip onay aldıktan sonra yapabilirler.
• Kanser hastaları
• Aşırı zayıf ve aşırı şişmanlar
DETOKS DİYETLERİMLE NE YAPIYORUZ? VÜCUDUNUZA NE OLUYOR? YAĞ YAKMA NASIL GERÇEKLEŞİYOR?
Aslında detoks programlarım sadece detoks değil, detoks+diyet programlarıdır. Kilo verebilmek, özellikle yağ oranını düşürebilmek için öncelikle vücuttaki toksinlerin atılması gerekir. Ancak bu şekilde sağlıklı kilo verilmeye başlanır.
Günlük hayatınızda bilerek veya bilmeyerek tükettiğiniz işlenmiş karbonhidratları detokslarımda bulamayacaksınız. Nedeni ise çok çalışmış, yorulmuş olan pankreasınızı, sindirim sisteminizi ve karaciğerinizi dinlendirmektir. Karbonhidratlar aslında enerji için ve bağırsakların daha iyi çalışması için gereklidir. Bunun için işlenmiş karbonhidratlar yerine, karbonhidrat ihtiyacınızı diğer bazı besinlerden karşılıyoruz.
Detoks diyetlerimin ilk 1-2 günü zor geçer; baş ağrısı, halsizlik olur. Ne kadar çok ve farklı şey yemiş olsanız da karbonhidrat alımı az olduğu için kendinizi başlarda halsiz, keyifsiz, yorgun hissedebilir, baş ağrısı çekebilirsiniz, çünkü vücudunuz enerji için almaya alışmış olduğu karbonhidratı istemektedir. Karaciğerinizde glikojen şeklinde depolanmış 2-3 günlük kan şekeri stoku vardır. Karbonhidratı minimuma indirdiğinizde vücut enerji almak için bu stoklanmış kan şekerini tüketmeye başlar ve bu, 1-2 gün (5 veya 7 günlük detoks programlarına göre) içinde tükenir. Vücudun enerjiye ihtiyacı vardır, fakat vücut voltajı düşmüş fakat çalışmaya mecbur bir makineye dönüşür. . Peki vücut ayakta kalabilmek bu enerjiyi nereden alır? Vücut enerjiyi ya kaslardan ya da yağlardan alır, yani ya kaslar ya yağlar erimeye başlar. Eğer sporu özellikle bu günlerde düzenli yaparsanız vücudunuz aktifleşmiş olan kas hücreleri yerine aktif olmayan yağ hücrelerine saldırır ve vücuttaki yağları yakmaya başlar. Ancak tam tersini yapıp spor yapmaz veya aksatırsanız, bu sefer vücut enerji için kasları kullanır, bu da kas kaybına yol açar. Yağlar da yerlerinde kalır.